CHP'nin beyannamesine ağır tepki
22 Temmuz'daki seçim beyannemesini açıklayan ve 'Türkiye yol ayrımında' vurgusu yapan CHP'ye en büyük tepki partinin eski Genel Sekreteri Tarhan Erdem'den geldi.
Tarhan Erdem'in bugünkü Radikal gazetesinde yer alan "Seçim Beyannameleri: 2. CHP" başlıklı yazısında ana muhalefet partisinin beyannamesi hakkında şu yorumda bulunuyor:
"Ne diyeceğimi gerçekten bilemiyorum! Bu kadar akıl dışılık, bu kadar halktan ve uygarlıktan kopukluk anlaşılır gibi değil!"
Tarhan Erdem'in Radikal'deki köşe yazısı
Seçim Beyannameleri: 2. CHP
CHP Beyannamesi'nin başlarında 'Türkiye bir yol ayrımındadır' uyarısı var. Benzer bir saptamayı, MHP'nin beyannamesinin ilk cümlesinde okumuştuk: "Türkiye tarihi bir dönüm noktasındadır"!
MHP 'Bölünme' tehlikesinden çıkarak ülkemizin ve milletimizin 'Ağır bir saldırı altında' olduğunu bildiriyordu.
CHP'yse terör tehdidini öngörmekle birlikte, din esaslarının devlete hâkim olması tehdidine ağırlık vermektedir.
Beyannamesinin ilk bölümünde, 'Terörün kökü kurutulacağı, ülkemizin barışına ve bütünlüğüne sahip' çıkılacağı söylenmekteyse de, CHP'nin temel çıkış çizgisinin, 'Laik düzen ve Cumhuriyet'in çağdaş kazanımlarına karşı komplolar', 'Politika, kamu yönetimi ve eğitimin din tacirleri ve tarikatlar tarafından kuşatılması çabaları' olduğu anlaşılmaktadır.
CHP'ye göre, halkımız, 'Ülkemizin üzerine bir karabasan gibi çöken tehlikenin, farkına varmış ve devletine, laik Cumhuriyeti'ne, huzuruna ve geleceğine sahip çıkma kararlılığını ortaya koymuştur.' İki muhalefet partisine göre Türkiye iki büyük tehlikeyle karşı karşıyadır:
'Bölünme' ve 'Karartma'! Bekir Ağırdır, bu iki tehdidi çok güzel adlandırdı: 'Öcü'! (Radikal İki, 24 Haziran). Yönetim sistemimiz hakkında ne dersiniz? Aman öcü var, bölünürüz! Eğitim sorunumuz? Dokunma öcü var, okullarımız laiklik kuşatmasından kurtulmalıdır! Irak meselesi? Daha neler, öcülerin oradan beslendiğini bilmiyor musun?
Bütün konuların ve çözümlerinin arka planında bu 'iki öcü' durmakta, her köşeden devletimizi tehdit etmektedir! Bu 'öcü politikaları' ile devlet yönetimi nasıl bağdaşacak, anlamak zor!
CHP beyannamesinden bir örnek vereyim:
"Türkiye'nin laik düzenini ve Cumhuriyet'in çağdaş kazanımlarını hedef alan etkinlikler ile dini politikaya yansıtma, kamu yönetimini ve özellikle eğitimi bağnaz dini çıkar odaklarıyla, tarikatlarla kuşatma çabalarına kesinlikle fırsat vermeyeceğiz" vaadi, beyannamenin değişik bölümlerinde, değişik kelimelerle birçok kez yinelenmektedir.
Bir başka konu yönetim sorunudur. Bana göre ülkemizin kaynak sorun alanlarından en önemlisi yönetim sistemimizdir. Biliyorsunuz, son yıllarda yerinden yönetime geçiş adımları atılmak istenerek, yerel yönetim yasalarında değişiklikler yapıldı; ilkesel olanları Anayasa'ya takıldı, birkaçı da yürürlüğe girdi. Bu değişiklikler hakkında CHP'nin düşüncelerini birlikte okuyalım:
"Kamu yönetiminin parçalanmasına, merkezi-yerel yönetimler arasında hizmet bütünlüğünün bozulmasına yol açan bugünkü uygulamalar düzeltilerek, merkezi ve yerel idarelerle bunlar arasındaki ilişkileri yeniden tanımlayacağız.
Küreselleşme adına yerelleşmeyi ve çok sayıda yerel iktidar odağı oluşturmayı dayatan, çağdaş bir yerel yönetim modeli maskesi altında ulusal çıkar eksenli olarak örgütlenmiş merkezi devlete rakip olarak cemaat/tarikat/şirket ve çokuluslu şirketler eksenini geliştirmeye çalışan, bunun için militan kadrolaşmasını başlatan, idari federalizm öngörerek üniter yapıyı tehdit eden mevcut yerelleştirme projesi tümüyle tasfiye edilecektir."
Ne diyeceğimi gerçekten bilemiyorum! Bu kadar akıldışılık, bu kadar halktan ve uygarlıktan kopukluk anlaşılır gibi değil!
Tarhan Erdem-Radikal
/amcuk ibnelikler , lekeler , karınlık , katılım , konal , karım , kotul , kitab , korun