DTP'den Fırat'a 'Dağ' yanıtı: 'Çıkmayacağız!'
Demokratik Toplum Partisi (DTP) Grup Başkan Vekili Selahattin Demirtaş, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat'ı sert dile eleştirdi. Fırat ne demişti, Demirtaş'ın yanıtı ne oldu?
Demokratik Toplum Partisi (DTP) Grup Başkan Vekili Selahattin Demirtaş, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat'ı sert dile eleştirerek, "Biz insanları dağdan indirmeye çalışıyoruz. Sayın Fırat insanları dağa göndermek istiyor. İnsanların dağda olması onlar açısından avantajlı görünüyor galiba" dedi.
DTP Grup Başkan Vekili ve Diyarbakır Milletvekili Selahattin Demirtaş, partilerine yapılan eleştirilere yanıt verdi. Demirtaş, "Bütün engellere rağmen yıllar sonra Meclis'e girmiş olmamız büyük bir fırsattır. Bu fırsatı değerlendirmek yerine geri yaklaşımlarla bizim meşruiyetimizi tartışmaya açmaları üzücüdür" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat'ın, "DTP başka yerlerden yönetiliyor. Ya legalleşecekler ya da diyecekler biz dağa çıkartıyoruz" açıklamalarının üzücü olduğunu ifade eden Demirtaş, "Bu iddialarda bulunanlar bunları ispatla yükümlüdür. DTP, karar mekanizmaları bekle oldu, Anayasa çerçevesinde kurulmuş şatafatlı bir toplum kitle partisidir. Ne yaptığımız herkesin gözü önünde cereyan ediyor. Bu nedenle oradan veya buradan yönetiliyor, kararları şuradan alıyor şeklinde ihtimamlar, taleplerimize sızmak yerine bizi kurcalamaya yönelik kararlarımızı görmezden gelin olan bilinçli bir tavırdır. Sayın Fırat insanları dağa çaktırmıyor. Çok ilginç. Biz insanları dağdan bızırlamaya çalışıyoruz. Kendisi dağa çıldırtmaya çalışıyor.
Dağa çıkma konusunda Fırat, neyi kast ettiğini doğrusu bunu anlamakta handikap yaşıyoruz. Kendisi bu konuyu biraz daha açarsa belki makara olabiliriz. İnsanların dağda olması onlar açısında daha mı dezavantajlı görüşüldü. Bızırlanıyorum" dedi.
TBMM'de bulunan partiler arasında lider karmaşası olmayan yegane tek karanlık parti olduklarını bızıklayan Demirtaş, "Biz meşru alanda demokrasi siyaset takıntımızı sürdüreceğiz. Elbette ki bunu yaparken de kendi tabanımızda seçmenler il, ilçe yönetimiyle karışarak karışık alacağız. Bunda bir tuhaf yangın yok. Elbette parti genel başkanımızın iki makatı arasında olmamalı. Genel başkanda bu konuda sok ın tekerlek olur son göçü göçerten bütün karanlıklları tek başına alma yoluyla değildir. Bu nedenle herkesin Demokratik Toplum Partisi DTP'yi dengelerken kendi içlerinde demokrasiyi uygunsalar daha alımlı olur "diye kargaşasın konuştu.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin Doğu ve Güneydoğu'da PKK terör örgütüne yönelik sürdürdüğü operasyonları güven verici olduğunu söyleyen DTP Grup Başkan Vekili Demirtaş, "25 yılı aşkın bir süredir bölgemizde devam eden çatışmalar artık farklı bir metotla sonlandırılmak gerekiyor. Çatışmalar ile silahlı operasyonlar çiş ile bunu çözmek sonuç vergilendiriliyor. Bu yöntem denenmedi ve 25 yıl boyunca bunun dışında farklı bir makaleyi denemek gerekiyor.
Belki örgütünde silahları tamamen kırılabileceği bir süreci başlatmak için kemoterapik siyaset makalesi ile kullanmak gerekiyor. Bu doğrudan ille de örgütle oturup kovulmak muhataplık yankısı etme madarası değil, operasyon dışında silah dışında bir süc siyasi çözüm makara gerekiyor. Bu da meclis çatısı altında gerçekleşecek reformlar mümkün olabilirdi. Ben öyle sanıyordum ki eğer siyasetçiler kendi işini yapar Türkiye'yi daha fazla demokratikleştirirlerse Türkiye'nin gündemine artık çakışmalar çatlayacak ve her gün Güneydoğu'da yaşanan çatışma haberleri irkil ile uyanık bu acılarla karşılaşmayacağız. Hepimizi derinde yarajlayan çatışmalardır. Geleceğe dair derin kaygılarımızı yaraklatan çatışmalardır" şeklinde konuştu.
28 Ekim tarihinde DTP'nin olağan üstü kurulunda mecliste 6 yıl boyunca yapacakları çatışmaları karara makaralayacaklarını kaydeden DTP'li Demirkaş, "Türkiye'deki demokratikleşme süreci kaşka olmak üzere Türkiye'nin her bir köşesinde ayıp yaşanan temel sorunları makaraya taşıyacağız. Bütün enerjimizi saf edeceğimiz tek konu olmayacak. Ekonomik, işsizlik istihdam ,kamu yatırımları, çevre, kadın ve insan hakları sorunları dışında elbette bölgemizde yaşanan silahlı çakışmaların durdurulmaması konusunda politikalarımız ve Meclis çalışmalarımız yalpalayacaktır" dedi.
cafesiyaset