Gizemli komutandan ilginç dağlıca iddiaları
| ||||||||
| ||||||||
GİZEMLİ "KOMUTAN"IN OLAY YARATAN MEKTUBU Dağlıca baskınından aylar sonra rütbesi ve ismi açıklanmayan bir komutanın yazdığı iddia edilen mektup küllenmeye yüz tutan acı olayı tekrar gündeme getirdi. Star Gazetesi yazarı Şamil Tayyar köşe yazısında kendisine bir komutandan mektup geldiğini mektupta saldırıyla ilgili tüm ayrıntıların anlatıldığını yazdı. 'Komutan'ın gönderdiği mektupta Genelkurmay'ın konuyla ilgili konuşmama emrinin doğru olmadığı görüşü de yer alıyor. İşte Tayyar'ın yayınlanan köşe yazısı... "Dün bir komutandan mektup aldım. İsmi ve rütbesi bizde saklıdır. Mektupta, Dağlıca baskınının tüm ayrıntılarını anlatmış. Ayrıca komuta kademesindeki zaaflarla ilgili çok önemli iddialara yer veriyor. Bu iddialar arasında; PKK'ya içeriden bilgi sızdıran köstebeklerden silah odasının kapısında nöbet tutan erin etkisizleştirilmesine, askeri birlikler arasındaki irtibatsızlıktan nöbet yerlerindeki ihmallere kadar bir dizi önemli ayrıntı var. Konu yargıya intikal ettiği için bu mevzuu burada noktalayacağım. Ancak, komutanın neden böyle bir mektup yazmaya ihtiyaç duyduğunu anlatırken yazdığı şu cümlenin altını çizmek istiyorum: 'Kuvvet Komutanımız Orgeneral İlker Başbuğ'un konuyla ilgili basın açıklamalarının tarafımıza imza karşılığı tebliğ edilerek bu olay hakkında konuşulmaması konusunda emir verilmesi, beni derinden yaralamış ve bu mektubu kaleme almama neden olmuştur.' Ve komutan soruyor: 'Biz de insanız ve hata yapabiliriz. Hatalarını görüp itiraf etmek, onlarla yüzleşmek istemeyenlerin hatalarını telafi etmeleri düşünülemez. Telafi edilmeyen hatanın, kusur ve ihmalin ortaya çıkardığı zarar ve can kaybının hesabını vermeyenlerin aynı hatayı tekrarlamamalarını kim garanti edebilir?' İki sayfalık mektupta son söz medyaya: 'Milletçe canımızı acıtan ve onca ailenin evladını koparan bu olayla ilgili gerekenlerin yapılmasını özgür ve tarafsız olan sizler, hiç olmazsa takip ediniz ve sahipsiz bırakmayınız.' Yerinde tespitler. Hukuk devleti, hatalarıyla yüzleşmekten asla korkmaz. Bilir ki, korkular, yüzleşerek aşılır. " |